- Gel Müneccim başı, seninle çok işimiz var.

- Manyak Müneccim deyiniz efendim, herkes bana böyle söyler.

- Manyak sözcüğünün gerçek anlamını biliyorlar mı acaba? Neyse!!! Ben Müneccim başı diyeyim.

- Nasıl münasip görürseniz efendim, buyurunuz

-Sen sıradan bir müneccim değilsin. Adalet beldesinin en yaşlı ve en bilge kişisisin. Üstelik şifacısın, psiko-terapist ve filozofsun. Sen ve Adalet tanrıçası benim baş yardımcımsınız. İkinizin de sorumluluğu çok ağır. Ne var ki senin ayrıcalıklı konumun gizli, diğerleri seni içlerinden biri olarak görüyor, yaşından ötürü de hepsi sana hürmet ediyor, pek tabii biraz da çekiniyorlar senden, malum kahinsin! Oysa Adalet Tanrıçasını "ev sahibi" kişilik olarak ilan ettiğimden beri hepsinin hedef tahtası haline geldi. Herkese eşit mesafede durup, adil davranmaya çok büyük bir dikkat ve özen gösterdiği halde ona olan tepkiler dinmek bilmiyor. Adalet Tanrıçası bu durumdan çok tedirgin, bu sorunu çözmemiz lazım. Dün onlarla yaptığın toplantıdan bir sonuç alabildin mi?

-Dünkü toplantıda onlara Adalet Tanrıçasına aşırı tepki gösterdiklerini ve bunu doğru bulmadığımı söyledim. Onu başımıza dikerken bize mi sordular diye hep bir ağızdan itiraz ettiler. Bütün mesele bu mu? Size sorsalar ne diyecektiniz? Gene hep bir ağızdan hayır diyecektik diye bağırdılar. Peki siz ne istiyorsunuz diye sorduğumda ise oylama yapılsın, en çok oyu kim alırsa ev sahibi kişilik olarak idareyi o kişi ele alsın dediler. Bunun üzerine, bakın eğer bir insanın Güneş'i Terazi de ise, Adalet Tanrıçası ev sahibi kişilik için biçilmiş bir kaftandır. Sizler de bu adalet beldesinin çok özel ve değerli üyelerisiniz. Dünyada kan gövdeyi götürürken siz bu ayrıcalıklı ve korunaklı beldede adil bir şekilde yaşıyorsunuz, adalet tanrıçasına haksızlık etmeyin dedim.

- Durumu gayet güzel izah etmişsin, kabul ettiler mi peki?

- Maalesef efendim. Neden Adalet Tanrıçası deyip duruyorlar.

- Ya ne? Adalet Tanrıçası yerine, tapu kadastro müdürünü mü koysaydım başlarına???

- Bağışlayın efendim çok güldürdünüz beni. Kim başa geçerse geçsin muhalefet edecekler bu kesin.

- Peki ne yapalım Müneccim başı?  Biliyorum sen hepsiyle çok yakından ilgileniyor ve benim yükümü hafifletiyorsun sana müteşekkirim. Acaba diyorum sen bunlara haftanın bir günü astroloji dersi mi versen!  Bilinç ve farkındalık düzeyleri yükseldikçe uyum sağlamaları kolaylaşmaz mı!

 -Emir telakki ederim efendim.

- İstirham ederim Müneccim başı. Hayırdır bu kahkahalar içeriden mi geliyor! Bu coşkuyu neye borçluyuz ?

- Az önce "Muzip Surat" geldi. Görmeyin hepsi nasıl da etrafında pervane... Ev kızı böreği fırına, demliği ateşe sürdü bile. Sokak kızı bir koşu birasını ve kuru yemişini kapıp geldi. Kitap kurdu koyu bir sohbete dalmak için can atıyor, Amazon derseniz eski  kahramanlık hikayelerini anlatmak için çevresinde volta atıp duruyor. O geldi mi hepsinin neşesi ve keyfi yerine geliyor. Hepsi onu çok seviyor biliyorsunuz.

- Müneccim başı söyle de Muzip Surat bana bir uğrasın, bir yüzünü görüyüm, çok özledim onu...

-Hepsi ayrı bir tarafa çekiştirip çocuğu kim bilir nasıl perişan etmişlerdir. Bir koşu gidip ellerinden kurtarır, size gönderirim merak etmeyin efendim.

(Devam edecek...)