Eylül Esintisi - Do Not Disturb

Do Not Disturb

Cem Yılmaz’ın senaryosunu yazıp yönettiği “Do Not Disturb” adlı son filmi 29 Eylül 2023 tarihinde Netfilix’te izleyici ile buluştu.

Cem Yılmaz’ın Aşk Gemisi dizisindeki barmen İsaac Washington, nam-ı diğer “Ayzek” adlı kahramandan esinlenerek kurguladığı film üçüncü sınıf bir otelin gece vardiyasında geçer.

Önceden arabalı vapurda büfecilik yapan Metin karakteri pandemi nedeniyle işsiz kalınca annesinin vasıtasıyla bulduğu otel işinde gece görevlisi olarak çalışmaya başlar. Yaka rozeti Çetin olan Metin bir geceye çok şey sığdırır.

Aşk Gemisinden deniz yollarına, oradan da otel gece müdürlüğüne uzanan macerasında Metin tıpkı etkisinde kaldığı dizi kahramanı Ayzek gibi herkese yardımcı olmak için çırpınıp durur…

Cem Yılmaz’ın zekâsı ve gözlem yeteneği mizah anlayışı ile birleşince günümüz popülist anlayışı eleştiri oklarının hedefi olur.

Kişisel gelişim, şifacılık, beslenme trendleri, pozitif yaşam formüllerinden tutun sosyal medyanın kötü kullanımına kadar hiçbir şey elinden kurtulmaz. Hatta satır arasında Astroloji de payına düşeni alır…

Henüz izlemeyenler için hatırlatmakta yarar var Cem Yılmaz’ın bol kahkahalı ya da fantastik filmlerine alışanlar bu karakomik filmde ancak tebessüm edebilir.

Tek mekân ve az sayıda insan arasında kurgulanan bu film onun hareketli filmlerine alışanlara biraz monoton gelebilir. Ancak düşündüren ve sorgulatan repliklerin kaçırılmaması gerekir.

İntiharın eşiğindeki edebiyat profesörü Bahtiyar’a (1), Ayzek’in haddini aşarak akıl vermesi ve kendi müptelası olduğu kişisel gelişim videolarını zorla izletmeye kalkışması karşısında aldığı cevap tam bir nokta atışıdır;

“Hastadan çok doktor var, herkes terapist”

Edebiyat profesörünün cevabı toplumumuzda kendi kördüğüm olduğu halde karşısındakini çözme gayretkeşliğine soyunan ve iyileştirebileceği gafletine düşenlere usturuplu bir göndermedir.

Sosyal medyada dönen “pembe pamuk şekeri” etkisindeki videolar ile insanları kandıran ve uyuşturan, yapay pozitiflik pompalayan, yüzeysel mutluluk ve mükemmel sağlık pazarlayan sahte uzman çetelerine parmak basar.

Her konuda bir fikri olanlara Ayzek’in de söyleyecek sözü vardır;

“Satürn’ün halkasından anasının rahmindeki çığlığa kadar herşeyi bilmeyin ya… insanda biraz şüphe olur, şüphe…”

Yarım yamalak aldıkları eğitim ile her derde dava olduklarını sanan ham astrologlarla da bir güzel kafa bulur. İnsanları körü körüne inanmak yerine sorgulamaya teşvik eder.

Ayrıca twitter, facebook gibi sanal alemlerin son derece vasat kullanılmasına da değinir. Takipçi sayısıyla kafayı bozan, nitelikten çok nicelikle meşgul olan, özlü söz diye sahibine ait olmayan ucuz sözleri, bayat klişeleri, sığ sloganları paylaşanların da ezberini bozar;

“Ömür dediğin bir gündür, o da bugündür- Can Yücel” (2)

Sadece midelerini değil beyinlerini de “fast food” tarzı besleyen, okumadan, araştırmadan, sorgulamadan eline ne geçerse popüler olma sevdasına paylaşanlara getirdiği eleştiriler yerli yerindedir. Dolayısıyla tüm sahte uzmanları kendi takip ettiği Peri karakteri üzerinden sorgulamaya başlar;

“Bundan 30 sene önce bütün aile böyle pazar günü 1 kilo su böreği yiyorduk hiçbir gerginlik yoktu.”

Ayrıca Ayzek’in ısrarla cevap aradığı bir sorusu vardır;

“Anlaşılmak mı? Sevilmek mi?”

Annesinin ona ayarlamaya çalıştığı otelin çamaşır hanesinde görevli genç kız ile otel müşterisi edebiyat öğretmeni önünde bu soruyu yanıtlar;

“Ben anlaşılmak isterdim”

Edebiyat profesörü ise onun asıl ihtiyacı olan şeyi sezinlediğinden şöyle cevaplar;

“Sen daha çok sevilmek istiyorsun gibi geliyor bana…”

Daha sonra pandemi nedeniyle hapisten çıkan ve bir mafya tipini canlandıran Davut da katılır bu tartışmaya ve delicesine, ölürcesine sevmek diye bastırır. Ölümüne sevmeyi savunmasının nedeni filmin sonunda anlaşılır…

Aynı gece nöbetçi eczaneye musallat olan bir bağımlıya müdahale ettiği esnada bıçaklanan Ayzek’e eczacı Saniye Hanım pansuman yapar fakat cebindeki yeşil reçetesi zarar görür.

Ayzek, akşam alması gereken hapını cahil cesaretiyle edebiyat profesörünün çayına kattığından kendisinde yoksunluk sendromu açığa çıkmaya başlar (3)

Eczacı Saniye hanıma bir hap vermesi için yalvarıp yakarsa da tüm derdi Ajda mı Sezen mi olan kadını bir türlü ikna edemez ve hezeyanları başlar…

Hayata tutunmak için motivasyon videolarını izlediği ve mate çayından goji berry’e kadar beslenme tavsiyelerini harfiyen uyguladığı “Peri” ye kafa tutmaya başlar;

“Sen videonda kendine bir bak, kendini bir gör demiyorsun”

“Kendini merkeze koy diyorsun, ben kimim ya kendimi merkeze koyacağım”

Filmin sonuna doğru gerçek alemle hayal alemi arasında sürekli gelgitler yaşayan Ayzek gerçeklerle yüzleşmeye başlayınca kendisine ha bire ego dopingi yapan sözde uzmanın tesirinden de sıyrılmaya başlar.

Annesinin ona bulduğu gelin adayı ile ilgili olarak daha önce edebiyat öğretmeni Bahtiyar beye “bu kız benim dengim mi” diye fikrini sorduğunda, “dürüstçe söylememi ister misin? Değil” diye aldığı cevap, Sühal ile ilgili gözlemleriyle pekişince kendini bu sevdadan vaz geçmeye hazırlar.

Toplanan tüm bahşişleri Sühal’e vererek güzel sanatlarda okuma idealini gerçekleştirmesine yardımcı olur. Filmin son sahnesinde Sühal otobüste Ayzek ile karşılaşır ve yanına otur. Güzel Sanatlarda okumaya başlamıştır ve Ayzek'in kendisinden ısrarla istediği portresini çizerek ona verir.

Cem Yılmaz’ın karakomik dizisine eklediği bu son filmi izleyicilerden olumlu olduğu kadar olumsuz eleştiri de aldı. Bunlardan biri de İzzet Çapa’nın yazısıydı.

 “Olmamış be Cem…” görüşüne filmi baştan sona ilgi ve dikkatle izleyen biri olarak,

 “Gayet iyi olmuş Cem” diyebilirim.

“Cem Yılmaz zekasının izlerini göremedim” tespitine de katılmadığımı belirtmeliyim (4)

Bana göre Cem Yılmaz'ın bir otel metaforu üzerinden hayatın hemen her alanında insanlara virüs gibi musallat olan sahte tacirlere verdiği çarpıcı mesaj;

 “Rahatsız etmeyin” dir...

Filmin beli başlı oyuncu kadrosu;

Cem Yılmaz: Metin karakteri (yaka rozeti Çetin, lakabı Ayzek)

Celal Kadri Kınoğlu: Bahtiyar karakteri (edebiyat profesörü ve müzisyen),

Özge Özberk; Saniye karakteri (tuhaf ve alkolik eczacı kadın)

Nilperi Şahinkaya; Peri karakteri (sözde kişisel gelişim uzman)

Bülent Şakrak; Davut karakteri (esrarengiz otel müşterisi)

Ahsen Eroğlu; Suhal karakteri (Ayzek’in ilgi duyduğu çamarşıcı genç kız )

Zafer Alagöz; Ayzek’in daha önce çalıştığı denizyollarından arkadaşı

Dipnot:

(1) Bunalımdaki Edebiyat profesörüne Bahtiyar adını vermesi bile Cem Yılmaz’ın espri anlayışına dikkat çeken bir ayrıntıdır.

(2) Sosyal Medyada Can Yücel başta olmak üzere Mevlâna, Sabahattin Ali vb tanınmış kişilerin sözlerini hap haline getirip ortalığa saçan vasat siteler boldur ve bu hapları elden ele dolaştıran beyni dumura uğramış yığınlar bu ortamda cirit atmaktadır. Dolayısıyla kitaptan okuyup paylaşmak yerine kafadan sallayanlar yüzünden sosyal medya adeta çöplüğe dönüşmüştür. Hatta bu nedenle bir profesörün Can Yücel’e ait olmayan yazı ve özlü sözleri ayıklayan bir araştırması mevcuttur. Ancak gene de Can Yücel ile ilgili bilgi kirliliğin önüne geçilememiştir.

(3) Eczacı saniye hanımı canlandıran Özge Özberk su gibi güzelliği ve naif halleriyle tanınan bir oyuncu olup bu filmde canlandırdığı ters köşe kişiliği ile son derece başarılıdır. Aynı şekilde filmde rol alan tüm oyuncuların performansları hem çok iyi hem de birbiriyle çok uyumludur.

(4) İzzet Çapa’nın Facebook ve Twitter köşesinden paylaştığı yazısı.

 

 

ÖNCEKİ YAZI Irmak (Eridanus) Takımyıldızı SONRAKİ YAZI Astrolojik Merkür
Öğretmenler Günü Kutlu Olsun
Öğretmenler Günü Kutlu Olsun
24.11.2024 18:54:25
Ölümsüz Atatürk
Ölümsüz Atatürk
09.11.2024 20:23:49
Kore Dizilerinden Örnekler
Kore Dizilerinden Örnekler
27.10.2024 10:52:40
Yorum Yazın