Harika Bir Talihsizlik (IV)
Şu ana kadar Venüs-Satürn ikilisini genel astrolojik özellikleri ve soyağacı bağlamında ele aldık. Bu bölümde iki gezegeni astronomik ve elementsel özellikleri çerçevesinde karşılaştırarak ilerleyeceğiz.
Elementsel olarak alaşım yapmakta zorlanan Venüs (bakır) ve Satürn (kurşun) ikilisinin standart bir yorumu yok, püf noktaları detaylarda gizli.
Bu inceleme bir sonraki bölümde ele alacağımız Venüs-Satürn açıları ve konumlarına da ışık tutacaktır. Yazı dizimizin amacı da zaten bir doğum haritasında Venüs-Satürn etkileşimini her yönüyle değerlendirmektir.
Venüs’ün astronomik özellikleri: Venüs, Güneş’e yakınlık açısından ikinci, sıcaklık açısından ise birinci gezegendir. Aynı zamanda sistem içinde saat yönünde dönen tek gezegendir.
Astronomik mercekten baktığınızda Venüs sülfürik asit yağmurlarıyla adeta bir cehennem timsalidir. Diğer yönüyle Güneş ışınlarını mükemmel bir şekilde yansıttığından gökyüzünde Ay’dan sonra en parlak gök cismidir.
Astrolojik mercekten baktığınızda ise Venüs tam tersi bir şöhrete sahiptir. Adeta toz pembedir. Mitolojik olarak Işık ilahesi, Aşk ve Güzellik Tanrıçası olan Venüs, Zodyak’ta bir “tanrıça” adı ile taltif edilen tek gezegendir. Jüpiter’in “Büyük Yararlı” unvanından sonra Venüs “Küçük Yararlı” unvanına sahiptir. (1)
Satürn’ün astronomik özellikleri: Satürn fiyakalı halkaları ve kalabalık uydu ordusu ile Güneş’e yedinci uzaklıkta ve ikinci büyüklükteki gezegendir. İç gezegenler ile jenerasyon gezegenleri arasında durduğundan bir nevi Dünya’nın sınır bekçisi konumundadır.
Astronomik mercekten baktığımızda Satürn uzayın karanlığında bir mücevher gibi ışıldayan büyüleyici güzellikte bir gezegendir. Ne var ki astrolojik olarak tam tersi bir şöhrete sahiptir. Zodyak’ta Mars “Küçük zararlı” Satürn ise “Büyük zararlı” olarak bilinir. Satürn karanlık, kasvetli, kapkara bir gezegen olarak görüldüğünden kötü talihle ilişkilendirilir (2)
Astronomik çerçevede ele aldığımızda iki gezegen de yörüngelerinde kendi halince ve kadrince dönerken, astrolojik mercekten baktığımızda bir araya gelmeleri hiç de uğurlu sayılmayan, en zor, en tekinsiz bir birliktelik olarak görülmektedir.
Venüs’ün elementsel özellikleri: Venüs’ün metali bakırdır. Atom numarası 29 olan Bakırın (Cu) atom yarı çapı 1.9’dur. Gümüşten sonra gelen en iyi elektrik iletkenliğine sahiptir. Aynı zamanda kimyasal olarak oksijenle çabuk reaksiyona girer. En saf olarak üretilen ve satılan metaldir. Elektrolitik bakır %99 saflıktadır.
Bakır önemli alaşımların çoğunun bileşiminde yer alır. Değerli madenlerle karışarak onlara renk ve parlaklıklarını bozmaksızın dayanıklılık ve koruma sağlar. Örneğin; Bakır +Kalay bileşimi = Tunç (Bronz) oluşturur, Bakır +Çinko bileşimi= Pirinci oluşturur. Bakır + Çinko +Nikel bileşimi = Mayekor (taklit gümüş) oluşturur. Bakır + Alüminyum bileşimi = Çok sert tunç bileşiklerini oluşturur.
Satürn’ün elementsel özellikleri: Satürn’ün metali Kurşundur. Atom numarası 82 olan Kurşunun (Pb) yarı çapı 2.33’dür. Kurşun karbon ailesinin en ağır üyesidir. Korozyona (aşınma) karşı oldukça dayanıklı olması yanısıra elektrik iletkenliği zayıftır.
Kurşun gri renkte yumuşak bir katıdır. Hem sünek hem de dövülebilir bir biçime sahiptir. (Gördüğünüz gibi oksimoron özellikler burada da göze çarpar, herşey birbirini tutuyor…) Elektrik akımını, ses ve titreşimi iyi iletmez.
Kurşun orta derece aktif bir metaldir. Suda ve soğuk asitte yavaş çözünür (su elementi), Sıcak asitlerle hızlı reaksiyona girer (ateş elementi), Oksijen ile hemen reaksiyona girmez ve yanmaz (hava elementi). Kalay +kurşun bileşimi = lehim oluşturur. Lehim (Kalay +Kurşun) + Cıva alaşımları=Amalgam (diş dolgusu) bileşiklerini oluşturur.
Bakır ve Kurşun elementlerinin reaksiyonu: Bakır ve Kurşun elementleri doğrudan değil dolaylı olarak alaşım oluşturur. Kimyasal açıdan iki katı elementin alaşım oluşturabilmesi için atom yarı çapları yakın olmalıdır. Bakır ve Kurşunun yarı çapları birbirine yakın olmadığından doğrudan alaşım oluşturmaz.
İki katı elementin çözünürlük oluşturabilmeleri için, çözücü ve çözünen bir bileşim içinde reaksiyona girmeleri gerekir. Bakır ve Kurşun doğrudan birbirinin içinde çözünmediğinden araya 3. veya 4. bir elementin girmesi gerekir. Ancak o zaman bir alaşım meydana gelebilir (3)
Bakır ve kurşun alaşımları sünek bir yapıya sahip olduğundan işlenmesi ve şekillendirilmesi kolaydır. Bakır-kurşun alaşımları belirli bir derecede korozyon direncine sahiptir. Daha çok motorlar ve endüstriyel makinelerde ideal malzeme seçeneği sağlar. Bakır-Kurşun alaşımlarına genellikle kalay (Sn), çinko (Zn), Nikel (Ni), veya Alüminyum (Al) gibi elementler eşlik eder.
Bakır-kurşun alaşımlarında alaşımın ana bileşeni bakır genellikle %80 ile %95 oranında bulunduğunda iyi derecede ısı ve elektrik iletkenliği, süneklik ve korozyona karşı direnç sağlar.
Alaşıma giren diğer elementler ise alaşım özelliklerini ve performansını etkileyen faktörlerdir. Örneğin Kalay aşınma direncini ve korozyon direncini artırırken, çinko alaşıma daha fazla sertlik ve mukavemet katabilir. Bakır-kurşun alaşımının kaynaklanması zordur ancak doğru yöntem ve önlemler kullanıldığında başarı sağlanabilir.
Kimyasal reaksiyonun astrolojik yansımaları: Elementsel özelliklerin astrolojik açılımları genellikle şu şekilde cereyan eder; bir doğum haritasında Venüs’yen özellikler Satürn’yen özelliklerden daha fazla ise ısı ve iletkenlik özelliği güç kazanır.
Örneğin Venüs-Satürn sert açısıyla birlikte kişinin Güneş’i, Ay’ı veya Yükseleni Terazi burcunda ise veya Venüs-Jüpiter üçgeni mevcutsa ya da Jüpiter, Ay 7.evdeyse tablo Venüs’ten yana ağırlık kazanabilir.
Benzer şekilde Venüs Terazi (kendi burcunda) ve Venüs Balık (yücelimde) olduğunda Satürn’e karşı nispeten de olsa bir güç kazanır ancak açıkça söylemek gerekirse Venüs’ün, Satürn karşında fazla bir şansı yoktur.
Sanılanın aksine Venüs’ün korkulu rüyası Plüton değil Satürn’dür. Plüton daha az tehditkardır. Çünkü Plüton en fazla Venüs’ün ayarını bozar, onu azdırır, öldürür yeniden diriltir ama Satürn, Venüs’ü durdurur, işlevini kırar, dahası onu gömer…
Venüs-Satürn sert açısı ile birlikte Güneş, Ay veya Yükselen Oğlak burcunda ise, Satürn Terazi burcunda ya da 7.evde veya Venüs Oğlak burcunda yer alıyorsa Satürn’yen özellikler ağır basacağından iki cinsi birbirine çeken elektrik akımı kesintiye uğrar. Dolayısıyla tutkuyu, hevesi, arzuyu ve de aşkı kısıtlar.
Satürn sert etkilerini yumuşatacak en önemli gezegen Jüpiter’dir. Satürn (kurşun) ve Jüpiter (kalay) bir araya geldiğinde “lehim” etkisi oluşur. Aynı zamanda Jüpiter (kalay) Venüs’e (bakır) temas ettiğinde “kalaylama” işlevi devreye girer.
Jüpiter’in, “Büyük yaralı” unvanı boşuna değildir. Venüs’e (bakır) teması fiziksel ve psikolojik zehirlenme etkisini zayıflatır, Satürn’ün (kurşun) zararlı etkilerine karşı koruma sağlar. Aynı zamanda vücuttaki yıpranan bağları onarma ve kopma aşamasındaki sinir uçlarını lehimleyerek vücuda mukavemet kazandırır. Bu nedenle Venüs-Satürn zararlı etkilerini önleyebilecek en büyük yararlı Jüpiter’dir.
Joker işlevi gören Jüpiter ile birlikte olumlu Ay ve Güneş bağlantıları da Venüs-Satürn sert etkilerini azaltmakta yardımcı olur. Genellikle Venüs-Satürn ikilisi bu destekten yoksun kaldığında sadece duygusal soğukluk değil cinsel soğukluk da ortaya çıkar.
En iyi elektrik iletkenliğine sahip Venüs (bakır), Satürn (kurşun) ile etkileşime girdiğinde açıların türüne göre elektrik akımını kısıtlar veya keser. Bu durum duygusal iletimi olduğu kadar cinsel iletimi de etkiler.
Yoğun Satürn etkisi doğal olarak şap etkisi meydana getirdiğinden şayet haritanın geri kalanı da destekliyorsa erkekte iktidarsızlığa, kadında ise cinsel soğukluğa (frijidite) yol açabilir.
Hormon iletimi ağır çalıştığından fiziksel veya psikolojik kaynaklı cinsel iştahsızlık, aseksüellik, cinsel perhiz, vajinusmus gibi rahatsızlıklara neden olabilir. Bu etkileşimde duygusal coşkunluk veya cinsel taşkınlık söz konusu değildir.
Ancak haritanın geneli de destekliyorsa Venüs-Satürn birlikteliği ölçülü ve ihtiyatlı bir cinsel yaşamı gösterir. Diğer bir deyişle Venüs-Satürn kontakları olan kişiler duygusal ve cinsel yönden kontrollü tiplerdir. Hiçbir konuda aşırılığa kaçmazlar.
Bir önemli astrolojik yan faktör de doğum haritasında Eros’un konumu ve açılarıdır. Eros’un olumlu yönü organizmaları birbirine bağlama, birleştirme ve bütünleştirme işlevidir. Eros'un olumsuz yönü ise ten uyumsuzluğu ve vücut uzuvlarının gücünü kırma işlevidir.
Tombul yanaklı, muzip çocuk tanrı Eros’un heybesinde altın uçlu ve kurşun uçlu olmak üzere 2 tür ok bulunur. Mutlu olmasını istediği insanlara altın uçlu, bedbaht olmasını istediği insanlara da kurşun uçlu ok atar. Altın uçlu ok kişiyi canlandırırken, kurşun uçlu ok kişiyi zehirler ve güçten düşürür. Bu nedenle Eros olumlu açılarla kişiye destek verdiğinde “kurşunu altına çevirme” simyası gerçekleşebilir (4)
Dipnot:
(1) Konunun daha iyi anlaşılabilmesi açısından web sitemizdeki astronomi ve mitoloji bölümlerinde yer alan Venüs ile ilgili yazılara göz gezdirmenizde yarar vardır.
(2) Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için web sitemizin astronomi ve mitoloji bölümlerindeki Satürn ile ilgili yazılara bakmanızda fayda vardır.
(3) Alaşım, bir metal elementinin en az bir başka elementle (metal/ametal) birleşmesiyle oluşur. Alaşım örnekleri arasında paslanmaz çelik, pirinç, bronz, beyaz altın, 14 ayar altın ve gümüş bulunur. Alaşımlar aşınmaya karşı korozyon direnci, elektriksel veya manyetik özellikleri nedeniyle ve daha ucuz oldukları için kullanma alanları yaygındır. Örneğin; bakır, kurşun veya antimon gibi diğer elementlerle alaşım oluşturan Kalay gibi… Alaşımlar karışma giren metallerden farklı özellikler sergilerler. Karışım da ise iki ya da daha fazla madde kimyasal özelliklerini kaybetmeden birleşirler. Karışımı oluşturan maddelerden her birine bileşen adı verilir. Karışımı oluşturan maddeler karışım içinde dağılma şekillerine göre homojen ve hetrojen karışım olarak ikiye ayrılır.
(4) Websitemizde Mitoloji bölümünde Eros ile detaylı bilgi mevcuttur.
Kaynakça:
1)Nazan Öngiden- Yıldızlardaki Malzemedir Harcımızda Var Olan
2) Nazan Öngiden- Eylül Esintisi 1-2-3 Ciltler
3) www.atlaskesimcnc.com- Bakır-Kurşun Alaşımı Nedir?
Yorum Yazın