Eylül Esintisi - Harika Bir Talihsizlik (XII)

Harika Bir Talihsizlik (XII)

Venüs Oğlak Burcunda;

“Bazı çiçekler geç açar…”  (1)

Venüs-Satürn ikilisiyle ilgili yazı dizimiz 12. bölümle sona eriyor. Ağırlık merkezimiz Venüs Oğlak konumu olmak üzere Venüs 10.ev ve Mc Terazi konumuna da yer vereceğiz.

Venüs Oğlak konumu, Satürn Terazi konumu gibi Venüs-Satürn kavuşum açısıyla benzer özellikler sergiler. Venüs Oğlakta ciddi, vakur, sabırlı, tedbirli ve tutumludur. Toplumsal hayatta gerçekçi ve resmi, ilişkilerde ise saygılı ve mesafelidir. Aynı zamanda istikralı, güvenilir, sabırlı ve sadıktır.

Venüs Oğlak’ın doğası çekingen, utangaç, sessiz ve ürkektir. Beğenilmeme, onaylanmama ve reddedileme korkusu yoğundur. Aşkı fazla ciddiye alır. Gönül oyunlarına girmez ve flört etmeyi sevmez. Tek gecelik ilişkiler ona göre değildir. Ciddi ve derin bağlar kurmaya önem verir. Kalıcı bir sevgi tesis etmek ister

Venüs Oğlak kişisinin geleneksel yanı güçlüdür. Toplum kaidelerine, örf ve adetlerine harfiyen uyar. Gerek özel gerekse toplumsal ilişkilerinde kontrollü, ketum ve serin kanlıdır. Tam bir vazife insanıdır. Aşırı kertede sorumluluk yüklenebilir. Kendini şımartmayı bilmez. Başkalarının iltifatlarıyla da kolayına şımarmaz. Fazlasıyla mantıklı ve dirayetli olduğundan baştan çıkmaz.

Göz önünde olmaktan sıkılır. Kenarda durmayı sever. Herkes için her şeyi yapacak tipte biri değildir. Her şeye evet demez, ölçüp biçmeden konuşmaz. Yapısal olarak yalnızlığa yatkın olduğundan çoğunlukla yalnızlığı bir saltanat olarak görür. Kalabalıklardan haz etmez, pek sosyal olduğu söylenemez. Öyle bir çırpıda kimseye kanı kaynamaz, hemen senli-benli olmaz, temkinlidir. Seviyesizliğe kesinlikle prim vermez.

Genellikle yakın ilişkilerinde yaş farklılıkları göze çarpar. Gençken yaşça kendinden daha büyük kişilere yönelebilir, yaş aldıkça da tam tersi kendisinden yaşça daha genç olanlara çekilebilir. Bir nevi dünyaya yaşlı gelir gençleşip gider…

Venüs Oğlak konumunu şekillendiren de yine açılardır. Olumlu açılarda sahip olduğu özellikler açılma fırsatı bulurken olumsuz açılarda kapalı kalabilir. Venüs-Oğlak kadınları çoğunlukla hüzünlü güzel, erkekleri ise melankolik ve "cool" dur. Her iki cinste bir çırpıda neyi var neyi yok ortaya döken tiplerden değildir. Duygularını bastırır, kimseyle içli dışlı olmaz, yarasını sert kabukla örter. Çoğunlukla vuslata ermeyen kopkoyu bir hasreti vardır. Sonu gelmeyen ayrılıklar, bitip tükenmeyen yaslar hayatına hükmeder. 

Tüm Venüs- Satürn kontaklarında en derinde saklı olan “kendini sevilmeye layık görmeme” duygusu Venüs Oğlak’ta da hatırı sayılır bir yoğunluktadır. Kendisine yüksek değer biçme konusunda fazlasıyla tevazu sahibidir. Hiçbir zaman güzelliğinden ve üstün vasıflarından emin olamaz. Hep bir tereddüt içindedir.

Kendi kadrinin ve kıymetinin geç farkına vardığından hayatta değer bilmez insanlarla sınanabilir. İlişkilerinde pek bahtının açık olduğu söylenemez. Venüs-Oğlak kişisi inatçı ve ürkektir. Zoru başarmayı sever, kolay ve çabuk olan şeylere karşı şüpheyle yanaşır. Net sınırlar belirler, kesin kurallar koyar.

Bu kişilerin hayatlarında hep bir gecikme söz konusudur. Her şeyi tırnaklarıyla kazımak zorunda kalabilirler. Satürn dokunduğu her şeyi geciktirir. Çoğunlukla kurdukları evlilik sıcak ve samimi olmaktan çok bir iş sözleşmesi gibi kurallı ve yavandır. Ancak bir eş olarak sadık ve sabırlıdır. İyi günde ve kötü günde eşinin yanında kaya gibi durur.

Aslında Venüs Oğlak konumu zorlu bir olgunlaşma sürecini temsil eder. Hayatın zorluklarıyla pişerek, çileleriyle yoğrularak olgunlaşmayı sağlar. Bu nedenle zorlu bir kaderle dünyaya gelirler. Yokluk ve yoksunluk duygusuyla terbiye edildikleri için mermer heykel duruşu kazanırlar. Kırık dökük kalsalar bile asil ve vakur duruşları bozulmadan kalır.

Evet;

“Bazı çiçekler geç açar…”

“Bazı çiçekler ise açmadan solar…”

Zaman Tanrısının takdiridir bu!

Nasip ve kısmetinden sual edilmez…

Venüs Oğlak konumuna sahip ünlüler;

Dostoyevski (11.11.1821- 10.2.1881) Akrep burcudur. Şans Noktası da Akrep burcundadır. Venüs’ü ise Oğlakta’dır. Venüs, Uranüs ve Neptün partil kavuşum (3 point stellium) ayrıca Plüton ve Chiron’la da kare açıdadır. İkizler burcundaki Ay tek hava elementidir. Satürn ®, Jüpiter® ile Koç burcunda partil kavuşumdadır. Mars-Güneş ile kare açıdadır. Dostoyevski dolunayda doğmuştur.

Retro Merkür zararlı, retro Satürn ise düşüştedir. Güneş (Akrep) ile Mars (Aslan) karşılıklı ağırlamadadır. Venüs-Neptün partil kavuşumu en yakın (00S0) orbdaki açıdır. Venüs-Uranüs ve Neptün arasında 3 point stellium açı kalıbı mevcuttur. Venüs, Uranüs, Neptün, Jüpiter, Satürn, Mars, Kad arasında büyük üçgen mevcuttur.  Merkür kraliyet yıldızı Antares ile, Kad Fomalhaut ile, Ay Rigel ile kavuşumdadır. Venüs kraliyet yıldızı Antares ile, Jüpiter Betelgause ile paralel açıdadır.

Dünyanın en usta yazarlarından biri olan Dostoyevski ömrü boyunca yokluk ve sefalet içinde yaşamış, hayatın ağır koşullarına ve ciddi hastalıklara maruz kalmış fakat idraki ve tevazuu sayesinde acılarıyla başa çıkabilmiştir.

Dostoyevski’nin felaketleri dönüştürebilme gücü muazzamdır. Kumar ve şehvet düşkünüdür. Sara hastasıdır. Titreyen elleriyle tüm varlığını yeşil masaya sürerek şans oyunlarında kaderi prova eder. O kusurlarını, hastalığını, kumar tutkusunu, içindeki kötülüğü yadsımaz, hatta şehvetini sever. Haz ve acı bağımlısıdır. Kaderinin efendisi değil fanatik kölesi olmayı seçmiştir.

Stefan Zweig’ın tespitiyle;

“Asla Beethoven’in sağırlığından, Byron’un topallığından, Rousseau’un mesane rahatsızlığından yakındığı gibi yakınmamıştır bu hastalığından, hatta onun herhangi bir yerde buna çare aradığına dair bir belge yoktur… O sonsuz amor fati’siyle kaderini, onun bütün yüklerini ve tehlikelerini sevdiği gibi hastalığını da sevmiştir”

Ve Zweig ekler;

“Hayatında bir parça mutluluk parlayacak olsa kader hemen kara bulutlarını gönderir…”

Bu noktada Venüs Oğlak’a, Güneş Akrep ile Mars Aslan karşılıklı ağırlama konumu da katılır. İnsanlar karşısında hastalık derecesinde suskun, çekingen ve içine kapalı (Venüs Oğlak) olan yazar tam bir okuma müptelasıdır (Ay İkizler/ tek element)

Zweig onu tanımlamayı sürdürür;

“Dostoyevski’nin roman kahramanları Ruslardır, geçiş dönemi insanlarıdır. Dostoyevski hummalı yaşadığı gibi hummalı da yazmıştır. Psikologların psikoloğudur...  Dostoyevski bilinçdışının yeraltı dünyasına doktorlardan, hukukçulardan, suç uzmanlarından ve psikopatlardan daha derin sokulmuştur”

Suç ve Ceza, Budala, Karamazov Kardeşler, Kumarbaz, Yeraltından Notlar, Beyaz geceler, Ezilenler en bilinen eserleridir. (Tek hava elementi Ay’ın İkizlerde oluşu yazarak acılarını dönüştürme ve kendini şifalandırma yolunu açmıştır) 

Hayatının en trajik yanı son anda hayata döndüğü andır. (Akrep burcu olan yazarın şans noktası da Akreptir ve bu güçlü enerjiler ölüm ve yeniden doğuşu simgeler) Suçunun ne olduğunu bilmeden tutuklanır ve bir hücrede 4 ay kalır. Tutuklanması bir yanlış anlaşılma olsa da acımasızca kurşuna dizilme cezasına çarptırılır.

Üzerine idam gömleği giydirilir. Ölüm fermanı okunduğu ve trampetlerin çalındığı bir anda subay elini kaldırır, beyaz bir mendil sallar ve ölüm cezasının Sibirya’da hapis cezasına çevrildiğini bildiren af kararını okur. Tüm yaşamanı nöbetler içinde tüm varlığıyla yaşayan ve ölümle burun burana gelen Dostoyevski itiraf eder;

“Tanrı bana bütün hayatım boyunca eziyet etti” (2) 

S.Zweig’ın tespitiyle;

“Yazarın tanrıya ihtiyacı vardır ama onu bulamaz. İnanmayı fanatikçe istediğine göre o inançlı biri midir? İnançsızlık içinde inancın hasretini çeker. İnsanlara kendi inanmadığı tanrıya inanmalarını vaazeder”

Çıkık elmacık kemikleri, aynı anda kor ve buz kesen yapısıyla Dostoyevski cezası tamamlanınca unutulmuş biri olarak Petersburg’a döner. Uzun süre Avrupa şehirlerinde sürgün gibi dolaşır. 52 yaşında tekrar Rusya’ya döner ve 10 Şubat 1881 yılında vefat eder. Onun ölümünün ardından Rusya’da ihtilal patlar.

Dostoyevski’nin natal haritasında Koç burcunda Jüpiter-Satürn kavuşumu vardır ve iki gezegen retrodur. Öldüğünde ise gökyüzünde yeniden Koç burcunda Jüpiter-Satürn kavuşumu vardır ve bu kez direkt harekettedir. Doğumunda kilitli olan enerjiler ölümünde serbest kalarak ihtilale öncülük etmiştir.

Dahası doğum haritasında Oğlak burcunda partil kavuşumdaki Uranüs ve Neptün, ölümünden 36 yıl sonra Rusya’da patlak veren Rus devrimi esnasında karşıt burçlardır. Uranüs Kova=devrim enerjilerinin, Neptün Aslan=Çarlık düzeninin yıkılışını gayet güzel açıkladığı gibi Akrep burcu olarak dünyaya gelen usta yazarın Balık burcunda retro olan Plüton gezegeni onu dünyada ölümsüz yapar.

Filiz Akın (2.1.1943) Oğlak burcu olan sanatçımızın Venüs’ü de Oğlak’tadır ve Satürn ile 135 derece açı bağı vardır. Lokomotif tipi haritanın çekici gücü İkizler burcundaki retro Uranüs’tür. Merkür (Oğlak) Satürn (İkizler) karşılıklı ağırlamada, Jüpiter (Yengeç) yücelimde, Ay (Akrep) düşüştedir. Bir Satürn günü doğmuştur ve Satürn DSC ile kavuşumdadır. Satürn-Plüton sekstil açısı en yakın orbdaki açıdır. Plüton, Ay, Şans Noktası arasında T-Kare açı kalıbı, Merkür-Uranüs-Neptün arasında büyük üçgen, Satürn, Uranüs, Neptün, Yükselen ve Şans Noktası arasında uçurtma açı kalıbı mevcuttur. Plüton, Yükselen, Şans Noktası ve Satürn arasında ise sert dörtgen vardır. Uranüs, Mirfak ve kraliyet yıldızı Regulus ile kavuşumda, Satürn Arcturus ile, MC Menkar ile paralel açıdadır.

Pınar Çekirge’nin dile getirdiği gibi

“Filiz Akın, Türk sinemasının bir güzellik ve zarafet simgesidir”

Daima saygın ve elittir, seviyesizliğe prim vermez. Hep mesafeli hep seçkindir. Aynı zamanda ülkenin en güzel ve en özenli giyinen kadınlarından biridir (2.evini Oğlak burcu keser, Güneş, Venüs ve Merkür bu evde Oğlak burcunda)

“Çok sosyal değilim. Az kişi arasında sohbet etmeyi seviyorum. Bir iki dostumla evde oturmayı seçiyorum. Böyle mutlu oluyorum” (3)

Oğlak burcunda kümelenen gezegenler onun Oğlaksı özelliklerini açıkladığı gibi aynı zamanda Venüs’ün, Yengeç burcundaki retro Jüpiter ile partil karşıt açısı çok naif, çok kırılgan bazılarına göre de kaprisli yanını açıklar.

Türk sinemasında 60’lı yıllara kadar “star” olgusu hakimdir. Ancak 70 ‘li yılların sonlarına doğru “star” olgusu zayıflamaya başlar. Türk Sinemasında 4 kadın stara atfedilen “Dört yapraklı yonca” nın bir yaprağı Filiz Akın’dır.

Sarışın vamp kadın klişesini kıran kişidir Filiz Akın. Kırılgan, naif, hassas bir o kadar da komik ve müthiş taklit yeteneği olan bir sanatçıdır. Beyazperdede bir inci tanesi gibi ışıldar. Bircan Usallı Silan’ın, “Dört Yapraklı Yonca” adlı kitabında onunla yaptığı röportajda şu sözleri yer alır;

“İyilerin illaki galip geldiği bir düzendi sözü edilen… iyi olursan sonunda kazanırsın, sevgi her şeydir… mesajı az bir şey değil bence.”

Ve aynı röportajda kendini ifade eden sözleri hem Güneş hem Venüs Oğlak konumunu teyit eder niteliktedir;

“Biraz muhafazakâr bir tavrım var. Oyunculuk adına sınırsız değilim.”

Fanatik bir Filiz Akın hayranı olan Pınar Çekirge’nin tanımıyla;

“O sinemamızın sarışın, Avrupai yüzüdür”

Filiz Akın filmografisine baktığımızda 100’ün üzerinde film görürüz. En önemlileri; Gurbet Kuşları (Halit Refiğ/1964), Ankara Ekspresi (Muzaffer Arslan/1970), Umutsuzlar (Yılmaz Güney/1971), Utanç (Atıf Yılmaz/1972) ve Tatlı Dillim, Memleketim, Acı Hayat’tır. Akasyalar Açarken sanatçının ilk filmidir.

Kendisinin en iyi filmim dediği Yılmaz Güney’in yönetip başrol oynadığı “Umutsuzlar” filmdir. Bu filmde Yılmaz Güney hiç oynamadan kendi gibi olmasını ve en doğal haliyle kamera karşısına geçmesini ısrarla ister ondan.

“Çok az söz olan bir filmdir Umutsuzlar” diyen Filiz Akın film hakkında görüşünü belirtir;

“Yılmaz Güney kafasındaki filmi bir koza gibi örüyordu. Umutsuzlar beni sinemada en iyi yansıtan filmlerden biridir. Sınıfsal farkların, balerin-kabadayı aşkının öyküsünde ben istediğim oyunculuğu sergileyebildim. Yılmaz Güney ile çalışmak çok keyifliydi.”

Bugün dönüp baktığımızda gitgide mekanikleşen dünyamızda bu filmler çok naif kalıyor. Hatta günümüz gençliği tarafından alaya alınıyor. Oysa Filiz Akın o dönemin belki de en kültürlü yıldızıdır. Yavuz Pak onun için şöyle bir tespitte bulunur;

“Romantik Yeşilçam’ın realist starı Filiz Akın, kolej yıllarında Sartre, Camus, Kafka, Beauvoır okumuş. Aydınlanma felsefesinin rasyonelizmi ile yoğrulmuş bir insan olarak, ilk gençliğinde mazisine gömdüğü Muazzez Tahsin’in, "sulu gözlü" roman kahramanlarını, yıllar sonra Yeşilçam Sinemasında oynadığı rollerde canlandırmak zorunda kalmıştır”

Filiz Akın’ın ifadesiyle

“Ağlanması gereken bir yer var ancak bana ağlanacak gibi gelmiyor. Ama ağladım. Rejisörden bağımsız bir oyunculuk anlayışı denedim bazen. Kırgınlığımı göstermek için arkamı kameraya dönsem, seyirci senin yüzüne para veriyor diye uyarırlardı”

Tıpkı Pirandello’nun sözlerinin betimlediği gibi;

“Adeta kendi şahsından sürgün edilmiştir…”

Ankara Ekspresi filminde canlandırdığı Hilda karakteriyle 1971 yılında en iyi kadın oyuncu olarak Altın Portakal ödülünü kazanır. Onun beklentisi ise sinemayı bıraktıktan uzun bir dönem sonra “Geçmiş Bahar Mimozaları” dizisiyle bir ödül almaktır. Ki hak etmiştir de ama ödül gelmemiştir (Satürn’ün ödüllendirmekten ziyade cezalandıran doğasından kaynaklanabilir!)

Oysa 1989 yılı yapımı Geçmiş Bahar Mimozaları dizisi yepyeni bir Filiz Akın taşır ekranlara. Daha doğal oyunculuğu ve daha oturmuş güzelliği ile herkesi ekran başına toplar. 2011 yılı yapımı “Gün Akşam Oldu” dizisi ise kısa bir rol üstlendiği son dizisi olur.

Filiz Akın üç evlilik yapar. İlki yapımcı ve yönetmen Türker İnanoğlu iledir ve bu evlilikten oğlu İlker İnanoğlu dünyaya gelir. İkinci evliliğini Leon Bubi Rubinstein ile yapar. Son evliliğini ise Mit Müsteşarı Sönmez Köksal ile yapar ve halen onunladır. (Bir Oğlak burcu mensubu, Satürn DSC kavuşumu ve Venüs-Satürn 135 lik açısı olan biri için 3 evlilik rekor düzeyinde sayılabilir. Ancak Jüpiter’in evlilik ve yuvayı temsil eden Yengeç burcunda olması ve Oğlak’taki Venüs’üne partil karşıt açı yapması ayrıca Yükselen Yay’ı, Jüpiter’in yönetmesi etkili olabilir)

Güzel sanatçı sağlık açısından pek şanslı sayılmaz (İkizler burcunda dsc ile kavuşum yapan Satürn’ün Ay (Akrep) ve Güneş (Oğlak) ile 150 derecelik birleşmeyen açısı mevcut olup yod açı kalıbını meydana getirir. Aynı zamanda Güneş, Satürn ve Plüton ve de Gad, Jüpiter, Mc arasında 2 yod açı kalıbı daha bulunur.

Bu güzel kadın 2000’li yılların başlarında Nazofarinks kanserine yakalanır ve ABD’de gördüğü tedavi ile bu hastalığını yener (4) ve “Hayata Merhaba” adlı kitabı ile bu süreci okurları ve izleyicileri ile paylaşır (2005)

Filiz Akın’ın ayrıca güzellik sırlarını okurlarıyla paylaştığı “Güzelliklere Merhaba” adlı kitabı vardır (1992) Yaptırdığı estetik müdahaleleri saklamayıp bunları bilgi olarak insanlarla paylaşan Türkiye'deki ilk isimdir Filiz Akın. Ayrıca iki kitap daha yayınlamıştır; “Filiz Akın ile Güzellik, Zayıflama ve Genç Kalma Üzerine” (Epsilon yay/2006) ve “Lezzete Merhaba” (Epsilon/2013)

Gazete köşe yazarlığı ve Tv sunuculuğu da yapan ünlü yıldız hakkında Pınar Çekirge’nin yazdığı “Başrolde Filiz Akın” adlı bir kitap vardır (2014) Anne tarafından Arnavut, baba tarafından Çerkeş olan Filiz Akın, Türk sinemasının güzel, zarif, asil kadını, kentli ve modern yüzüdür.

“İnsanların cinsel kimliklerinin öne çıkarılmadığı filmlerde oynadık biz. Masum yıllardı. Dünya başkaydı. O yılların filmleri hala ekranlarda izleyici buluyorsa, temelinde yatan içimizde taşıdığımız samimiyet ve masumiyet duygusudur” (5)

Diğerleri;

Edith Piaf, William Blake, Johannes Kepler, Hülya Koçyiğit, Arif Nihat Asya, Andre Gide, Deniz Gezmiş, Barış Manço, Pierre Loti, Rock Hudson, Paul Newman, Louis Pasteur, Elvis Presley (29 derece), Frank Sinatra, Justin, Tımberlanke, İndra Gandhi, Walt Disney, John Milton, Franz Shubert,

Venüs 10.Ev konumu/MC Terazi;

Astrolojik olarak 10 ev kişinin meslek edindiği, kariyer yaptığı, ün kazandığı kader yolunu simgeler. Başarılı uygulaması kişinin doyum veren bir statü kazanması ve kaderini gerçekleştirmesidir. Başarısız uygulaması ise kişiyi hedefinden saptırır, kendine yabancılaştırır ve de anlamsız bir role sıkıştırır, alkış bağımlısı hale getirir. Kişi hayatının gerçek rolünü oynamayı unutup tribünlere oynar...

Genellikle Venüs 10 ev konumuna sahip kişi pratik ve başarı hedeflidir. Azimli ve hırslıdır. Kararlıdır. Eylemlerinin sonuçlarını tartarak sağlam adımlarla hedefe ilerler. Temsil yeteneği güçlü bir vazife insanıdır. Bu alanda markalaşma ve geniş kitlelerce tanıma söz konusudur. Özellikle güzel sanatlar, moda, estetik, kozmetik gibi meslek dallarında başarı imkanı verir. MC Terazi de benzer şekilde aynı meslek dalları ile birlikte hukuk alanında başarıya ulaşma ve kazanç imkanları sunar. İki konumda da kişi hayata tebessüm eder ve hizmet verdiği insanlara cana yakın davranır. İnsanların hayatına bir güzellik ve mutluluk katar.

Olumlu açılar güler yüzlü, çekici, aranılan, popüler bir yüz bahşeder. Olumsuz açılar statü ve gücü fazla önemseyen, hesaplı, sadece kendi istekleri doğrultusunda inatçı ve ısrarlı tavırlar sergileyen, ne pahasına olursa olsun şöhrete takıntılı bir profil çizer.

Venüs 10.ev konumu/MC Terazi ünlüleri;

Georges Westinghouse (6.10.1846-12.3.1914) Terazi burcudur. Merkür, Mars, Mc, Chiron ve Kad’ da Terazi burcundadır. Venüs Başak burcunda ve 10.evdedir. Dolayısıyla Westinghouse’nın hem Venüs’ü 10 evde hem de MC’si Terazidir. Venüs ve Satürn partil birleşmeyen açıda olup aynı zamanda Neptün ve Plüton ile birlikte Yod açı kalıbındadır. Apeksteki gezegen Venüs’tür. Su elementinde hiç gezegeni yoktur. Sadece Şans Noktası Yengeç’tedir. Hava elementi en yüksek puandadır. Harita yöneticisi retro Satürn Kova burcundadır. Mars ve Jüpiter zararlı, Ay Yücelimde, Güneş ve Venüs düşüştedir. Merkür-Uranüs karşıtlığı en yakın orbdaki açıdır.

Uranüs, Şans Noktası, Güneş, Merkür, Chiron ve MC arasında T -Kare açı kalıbı, Güneş, Merkür, Chiron ve MC 4 point stellium açı kalıbındadır. Uranüs Alpheratz ile, Gad Mirach ile, Şans Noktası Alhena ile kavuşumdadır.

Westinghose bir dünya markasıdır (Venüs Başak 10 ev, MC Terazi ve 10 evde gezegen kümesi) ABD’ de elektrik iletiminde alternatif akım kullanılmasına öncülük eden mucit ve sanayicidir. 1886 yılında kurduğu Westinghose Electiric Company üç yıl sonrası Westinghose Electiric Manufacturing Company adını alır.

Nikola Tesla’nın alternatif akım motoruna ilişkin patentlerini satın alır ve Tesla’yı da işe alır. Doğru akım kullanıcıları alternatif akım için karalama kanpanyası üretseler de 1893 yılında düzenlenen Chicago Dünya Fuarı’nın aydınlatılması işini Westinghouse alır. Aynı zamanda Niagara Şelalesi üzerindeki çağlayanlardan elektrik enerjisi elde etmek üzere alternatif akımlı sistemler kurma hakkını da alır. Kurduğu şirket büyük başarı sağlar ancak Westinghouse 1907 yılındaki borsa krizi sonucunda şirket üzerindeki denetimini yitirir ve 1911 yılında bütün şirketleriyle ilişkisi kesilir.

Bu dev mucidin, buzdolabı başta olmak üzere diğer elektrikli ev aletleriyle ünü tüm dünyaya yayılır. Havalı frenlerden alternatif akımlara kadar pek çok proje üretir. Trenlerde bir tür fren sistemini geliştirir ve 68 yaşında vefat eder fakat ürettiği dayanıklı ve güvenilir ev aletleri günümüze kadar ulaşır. (Güneş; Terazi, Jüpiter; İkizler, Satürn; Kova, Plüton Koç arasındaki uçurtma konfigürasyonu etkilidir) Thomas Edison- Nicola Tesla ve George Westinhose arasında cereyan eden rekabet ise “elektrik savaşları” olarak tarihe geçer. (Terazi-İkizler ve Kova burçları arasındaki büyük hava üçgeni, bilhassa harita yöneticisi Satürn ve Kova burcunda kavuşum yaptığı Neptün bu elektrik savaşlarında etkili olur)

Diğerleri;

Venüs 10.ev; Friedrich Nietzsche (Başak), Anne Frank, Henry Miller, George Sand, Louise Bourgeois (Akrep), Salvador Dali (Boğa), Frida Kahlo (İkizler), John D.Rockefeller (Kova) Georges Westinghause (Başak)

MC Terazi; Emile Durkheim, Thomas Edison, Hans Christian Andersan, Carol Lewis, Georges Westinghause, Michelangelo, Leonardo da Vinci,

Dipnot;

(1) Irvin Yalom- Varoluşçu Terapi

(2) Dostoyevski- Ecinniler (Krilov’un çığlığı)

(3) Bircan Usallı Silan- Dört Yapraklı Yonca/Filiz Akın ile söyleşi

(4) Nazofarinks kanseri burnun tam arkasındaki tümör oluşumudur, ameliyat edilemeyen bir bölge olduğundan uzun süreli tedavisi sadece kemoterapi ve radyoterapi ile yapılmıştır.

(5) Bircan Usallı Silan- Dört Yapraklı Yonca/Filiz Akın ile söyleşi

 

Kaynakça;

01) Hajo Banzhaft&Anna Haebler -Astrolojinin Anahtar Sözcükleri

02) Steven Forrest- İçinizdeki Gökyüzü

03) Stefan Zweig – Üç Büyük Usta/Dostoyevski

04) Bircan Usallı Silan- Dört Yapraklı Yonca/Filiz Akın bölümü

05) Filiz Akın- Güzelliklere Merhaba

06) Filiz Akın- Hayata Merhaba

07) Pınar Çekirge- Başrolde Filiz Akın

08) Solar Fire- Datebase

09) Nazan Öngiden- Yıldızlardaki Malzemedir Harcımızda Var Olan

10) Nazan Öngiden- Harita Arşivi

ÖNCEKİ YAZI Hukukun Üstünlüğü Sağlanmalı SONRAKİ YAZI Her Şey Yerli Yerinde
Harika Bir Talihsizlik (XII)
Harika Bir Talihsizlik (XII)
12.06.2024 10:52:57
Harika Bir Talihsizlik (XI)
Harika Bir Talihsizlik (XI)
06.06.2024 13:47:20
Harika Bir Talihsizlik (X)
Harika Bir Talihsizlik (X)
29.05.2024 11:37:23
Yorum Yazın