20 Mart sabahı Güneş Balık burcundan çıkıp Koç burcuna geçti.

Gece ile günün eşitlendiği ilkbahar ekinoksu gerçekleşti.

Böylece bahar mevsimi de başlamış oldu.

Çok eski dönemlerden bu yana Asya ülkelerinde,

Nevruz Bayramı geleneksel şenliklerle kutlanmaktadır.

Eylül Esintisi olarak bu önemli astronomik günü,

Konuklarımızla beraber kutlamaya gayret ediyoruz.

Bu yılki konuklarımıza iki sürpriz hazırladık.

Biri “Marteniçka” bilekliği,

Diğeri de doğum günü pastasıydı.

Marteniçka beyaz ve kırmızı yün ipliklerle örülü bir bileklik olup,

Ucuna nazar boncuğu veya yıldız, kalp, güneş gibi süsler takılıyor.

Balkan göçmenlerine özgü bir bahar ritüeli olan Marteniçka

Özellikle Bulgar göçmenlerince rağbet görüyor.

Kişiye sağlık, şans, bolluk ve bereket getireceğine inanılıyor.

Beyaz ipin uzun bir ömrü,

Kırmızı ipin de sağlık ve gücü temsil ettiği söyleniyor.

Bana sorarsanız astrolojik olarak;

Kırmızı ip Mars’ın ışığını

Beyaz ip de Ay’ın ışığını simgeliyor…

 

Aslında bu enerji karışımı Balkan topraklarının,

“Bal ve Kan” ile yoğrulmasının da bir simgesi.

Mart ayı ile birlikte bileklere takılan Marteniçkaların,

Kırlangıç veya leylek görüldüğünde çıkarılıp,

Bir ağaç dalına asıldığı belirtiliyor.

Bu yıl baharı biz de marteniçkalarımızla karşıladık.

Nevruz soframızı ise dualar ve iyi dileklerle açtık.

Sevgili ablam Nilgün bize “bereket duası” okudu;

 

“Bu sofra nur,

Kaza bela geri dur.

Artsın eksilmesin,

Taşsın dökülmesin.

Bu sofranın sahipleri,

Yemek yiyen misafirleri,

Hizmet edenleri,

Hiç yoksulluk görmesin.

Sıhhat ve selamet içinde,

Servet, devlet içinde,

Uzun afiyet, başarılar içinde,

Tekrar buluşup,

Yiyip içmemizi nasip eyle ya rabbim

Hastalarımıza şifa,

Dertlerimize deva,

Borçlularımıza eda,

Ülkemize bereketler ihsan eyle, ya rabbim…

Âmin”

 

Aynı zamanda bu anlamlı günü,

Sevgili ablam Canan’a,

Bir doğum günü sürpriz yaparak taçlandırdık.

Kadehlerimizi onun sağlığına ve mutluluğuna kaldırıp,

Tebriklerimizi sunduk…

İyi dileklerde bulunduk (1)

Her yıl farklı konuklarımızı ağırlamaya gayret ettiğimiz,

Nevruz şenliğimize bu yıl sevgili Güzin ablam ve

Sevgili arkadaşım Mürüvvet de eşlik etti.

Gün boyunca sohbet edip özlem giderdik.

Velhasıl hanemi onurlandıran konuklarımla,

Anılarımıza bir güzel günü daha ekledik.

 

Bizim kültürümüzde 21 Mart Nevruz gününün

Tarihi önemine de değinmeden geçemedik.

Türk mitolojisine göre yeni gün;

Yüce Türk ulusunun kapandığı vadiden,

Demir dağını delerek Ergenekon’dan çıkışını simgeler;

Dileriz ki Yüce Türk ulusu,

Mavi göğün çocukları olduğu gerçeğini hatırlar ve aslına döner.

 

“Doğrulacaksın,

Silkineceksin,

Yenilmeyeceksin,

Çünkü;

Senin adın TÜRK” (2)

 

Ailemizde her kutlamanın Aybars için,

Mutlaka bir tekrarı oluyor.

Hafta sonu o ve babası için de bir kutlama yaptık.

Aybars babası ile birlikte marteniçkasını taktı.

Pastanın mumunu da büyük bir keyifle üfledi.

Aybars ile herşey bir başka güzel, bir başka anlamlı

O bizim hayatımızın cıvıl cıvıl baharı…

Tüm Eylül Esintisi okurlarına

Mutlu Baharlar dileriz…

 

İçinizdeki var oluş ateşi hiç sönmesin

Nevruz Bayramınız kutlu olsun.

 

Dipnot;

(1) Nevruzdan bir hafta sonra bu yazının yayınlanması Canan’ın tam doğum gününe denk geldi

(2) Hüseyin Nihal Atsız