MİTOLOJİK TANRILAR KRALI ZEUS (JÜPİTER)
Yay burcunu yöneten Jüpiter, Güneş sistemindeki en büyük gezegendir. Taçsız kral unvanına sahip bu mağrur dev, taçlı kral Güneş’e karşı yıldız olma iddiasını ihtişamla sürdürür. Jüpiter'in Yay burcundaki yansımalarına geçmeden önce onun mitolojik arka planına bakmakta yarar vardır.
Tanrıların kralı Zeus (Jüpiter), Kronos ile Rhea'nın altı çocuğundan sonuncusudur. Kronos nasıl ki babası Uranos'un egemenliğini ele geçirerek ikinci tanrılar kuşağını başlatmışsa, Zeus da babası Kronos'u alt ederek egemenliği elde etmiş ve üçüncü tanrılar (Olymposlu tanrılar) kuşağını başlatmıştır. Zeus gök ve yerin krallığını kendine almış, denizleri kardeşi Poseido'na (Neptün), yeraltı krallığını da diğer kardeşi Hades'e (Pluto) vermiştir. Göklerin doğal güçleri olan ışık, bulut, şimşek, yıldırım ve gök gürültüsü onun egemenliğinde olduğundan adı "bulutları devşiren, şimşekleri savuran, göklerde gürleyen" gibi sıfatlarla anılır. Kronosoğlu ve Olympos'lu ise ona yakıştırılan diğer sıfatlardır. Jüpiter, Olympos tanrıları içinde çapkınlığı ile de öne çıkar. Ölümlü ve ölümsüz kadınlarla olan birlikteliğinden pek çok çocuğu olmuştur. Diğer tanrıların ve insanların babası olarak onun herkesi ve her şeyi adil bir düzenle yönettiği söylenir. Troya savaşındaki rolü de şanına yakışır şekilde büyüktür. İda dağının doruğu Gargaros'a çalımla kurulup Troya savaşını en üst zaviyeden yönetmiştir. Buyruklarını savaşan taraflara ulaştırmak Zeus'un kuşu kartalın görevi olup onun uçuş şekline göre taraflar savaşın gidişatını yorumlamıştır.
Kısacası Olympos'lu tanrılar kuşağında Zeus diğer tanrıların hepsinin üzerindedir, herkes ve herşey onun buyruğuna tabidir. Peki Zeus tek tanrılı dinlerin tanrısı gibi her şeye muktedir midir? İnsan kaderinin mutlak hakimi midir? Bunu bir örnekle açmak gerekirse;
"Troya için uzak Lykia'dan gelen Sarpedon adlı yiğit savaşcı Zeus'un gözü gibi sevdiği oğludur. Sarpedon savaşta alt edilmek üzere iken Zeus duruma müdahale edip etmemesi hususunda, Akha'lardan yana olan karısı tanrıça Hera' ya danışır. Homeros'un dizeleriyle;
"Göz yaşı döktüren savaştan geri alıp onu,
Kaçırıp bıraksam mı Lydia'nın semiz toprağına,
Yoksa bıraksam ölsün mü Menoitos oğlunun elinden" (*)
Hera, sözkonusu Zeus'un oğlu da olsa bu ayrıcalığı kabule yanaşmaz. Bunu yaparsa diğer tanrıların da aynı şeyi yapmak isteyeceğini ve böylece düzenin bozulacağını, haksızlığın yayılacağını söyler. Zeus çaresiz bu kurala uyar ve oğlunun ölümüne seyirci kalır. Aynı şekilde Troya savaşında gönlü yiğit Hector' dan yana olmasına rağmen onun Akhaların anlı şanlı kahramanı olan Akhilleus tarafından öldürülmesine de mani olamaz.
Yoksa insanların ve tanrıların babası Zeus'un da üstünde hükmeden bir "Kader" mi vardır? Onca çalımına ve kurumuna rağmen Zeus da kaderin elinde bir araç mıdır? Bu Kader kimdir? Nedir? Pek bilinmez! Sadece görünmez kaderin emrinde ömür ipliğini büken üç tanrıçanın adı geçer, bunlar; Atropos, Klotho ve Lakhesis' dir.
(*) Homeros- İlyada destanı
Faydalandığım kaynaklar:
Homeros - İlyada Destanı
Azra Erhat- Mitoloji Sözlüğü
Hesıodos - Tanrıların Doğuşu
Yorum Yazın