Özge ile Tarık'ın Nikah Kokteyli
Bu yılın son "Dünya Evi" ne girme ritüelini,
Ailemizin en küçük kızı Özge ile damadımız Tarık gerçekleştirdi.
18 Eylül gecesi Fenerbahçe Dalyan Kulüpte
Aile, akraba ve arkadaşlarla kutlanan gece oldukça eğlenceliydi.
Okul arkadaşlığını hayat arkadaşlığına dönüştüren gençler,
Büyük emek verdikleri ilişkilerini imza atarak taçlandırdılar.
Sevgili Özge üzerine inci taneleri serpiştirilen ultra-modern gelinliğini,
Saçına takılan beyaz çiçekler, inci kolye ve küpeler,
İncili saten iskarpinlerle bütünlemişti.
Ultra-modern gelinlik ve klasik takı kombinasyonu,
Tek kelime ile onun kendine özgü tatlı ve çılgın kişiliğini yansıtıyordu.
Öyle ki klasik çizgilerin dışında gelinlik beğenmeyen ben bile,
Bu özel seçimi Özge'ye çok yakıştırdım.
Hele incili saten gelin ayakkabılarına bayıldım...
Elinde tuttuğu beyaz çiçekler de benden tam not aldı.
Gelinlik seçiminde hiç taviz veremeyeceğim iki unsurdan,
Biri inci takıysa, diğeri beyaz gelin çiçeğidir...
Güzel bir düğün klasiği de gelinin arkasını dönerek attığı çiçeği,
Bekar kızlar topluluğundan kimin tutacağıdır.
Özge'nin büyük bir coşkuyla attığı gelin çiçeğini,
İlkokuldan Lise son sınıfa kadar beraber öğrenim gördüğü,
Sıkı arkadaşı Elif Tuba Ok yakaladı.
Ne diyelim darısı onun başına olsun...
Velhasıl küçük prensesimiz çok güzel çok başka bir gelin oldu...
Yüzünden hiç eksik etmediği tebessümüyle,
Çok sevdiği ailesiyle kucaklaşıp özlem giderdi.
Özge ve Tarık'ın bu mutlu gecesi salgın koşulları nedeniyle,
Uzun süredir birbirini göremeyenleri bir araya getirdi.
Sevgili Sinem'imiz yeni anne olduğundan evde bebeğiyle kaldı.
Oysa ne çok istemişti aramızda olmayı ve bir güzel oynayıp kurtlarını dökmeyi...
Özge ile Tarık çiftinin tasarladığı kokteyl tarzındaki düğünde,
Müzik ses ayarından, ikram ve servislere kadar her şey çok düzenliydi.
Şehir içi ve şehir dışından gelen konuklarımız ile birlikte
Ülke dışından gelen konuklarımız da düğünümüze renk kattı.
Gece boyunca müzik eşliğinde neşeyle dans edildi,
Özge ve Tarık'ın Hollandalı arkadaşları geleneklerimize,
Bizden daha iyi uyum sağlayınca şaşırıp kaldık.
Gelini ortaya alıp etrafında halkalanmaktan tutun,
Gari... gari de... gariii... diye tempo tutup,
Damadı havaya kaldırmaya kadar her şeyi eksiksiz uyguladılar.
Gecenin ilerleyen saatlerinde alkışlar eşliğinde düğün pastası ortaya geldi.
Gelin ve damat pür neşe düğün pastasını kesip,
Şampanya kadehlerini mutluluğa kaldırdılar.
Gecenin ışıltılı ruhu biz dört bacıyı da kuşatınca
Objektiflere işte böyle gülümsedik...
Anne olmak nasıl kolay değilse anne yarısı teyze olmak da hiç kolay değildi,
Çünkü düsturumuz aynıydı; "birimizin çocuğu hepimizin çocuğu"
İtiraf ederim ki düğünlerden pek hoşlanmayan biri olarak,
Bu benim katıldığım sayılı nezih düğünlerden biriydi...
Sade, şık ve orijinal dokunuşlarla özenle hazırlanmıştı.
Özellikle iki uygulama çok hoşuma gitti;
Biri konukların merdivenlerden inip mekana girerken yapılan,
Hoş geldin karşılamasıydı, ki bu an fotoğraflandığı için,
Kişiye kendisini as solist gibi hissettiriyordu...
Diğeri ise gençlerin düğün hatırası olarak açtığı tebrik mesajı defteriydi,
Siz duygu ve düşüncelerinizi yazarken gene deklanşöre basılıyor,
Hem sizin hem de evlenen çift için yarınlara ölümsüz bir anı kalıyordu...
Bir diğer anlamlı tercih ise gençlerin nikah şekeri yerine,
Çağdaş Yaşamı Destekleme Vakfına bağış yapmalarıydı.
İki çağdaş bireye de zaten bu yakışırdı...
Özge ve Tarık çifti bilgisayar yazılımcılığında üstün bir yeteneğe sahip,
Ne yazık ki pek çok genç gibi ülkemizde onları tatmin edecek,
Çalışma koşullarını bulamadıklarından yurt dışında yaşıyorlar.
O gece damadımız Tarık ile sohbet ettiğimde gençleri çok iyi anladığımı,
Diğer yandan artan bu beyin göçünden endişe duyduğumu dile getirdim.
Ve sordum;
"Birgün ülkemizde gençlerin bilgisine ve yeteneklerine önem veren,
Bir yönetim iş başına geçerse dönmeyi düşünür müsünüz?"
Tarık yakın zamanda böyle bir şeyin olacağına pek ihtimal vermese de,
"Neden olmasın!" dedi.
Bu umut bana iyi geldi...
"Benim tek manevi mirasım akıl ve bilimdir" diyen,
Bilge ve asil Atamızın kurduğu Laik Türkiye Cumhuriyeti'nin
Gençlere sırtını dönen değil, onlara kucak açan,
Adil ve eşit bir yönetim sistemine geçmesi benim en büyük dileğim...
Özge ve Tarık çifti düğünden bir kaç gün sonra,
Hollanda'da sürdürdükleri yaşamlarına ve yuvalarına döndüler.
Genç çiftin mutluluklarına tanık olmak kadar,
Kurdukları sıkı dostluklar da gözlerimi yaşarttı.
Aynı şehirde yaşayan insanlar bu tür etkinliklere katılmamak için,
Salgın başta olmak üzere pek çok bahane öne sürerken,
Bir grup gencin arkadaşlarının mutlu gününe katılmak için,
Yurt dışından kalkıp gelmeleri tüm mazeret üreten insanlara,
Örnek teşkil edecek kadar takdire şayan bir davranıştı.
Anladım ki onlar dünya vatandaşı olmayı başarabilmişler
Ve geleceğin dünyası onların ellerinde şekillenecek...
Özge ve Tarık ile birlikte vefalı ve yaşam enerjisi dolu arkadaşlarını,
Gönülden tebrik ediyorum...
Küçük teyzeleri olarak ben tebrik defterine yazdıklarımın altını çiziyorum;
"Sevgili Özge ve Tarık,
Birlikteliğiniz evrendeki parmak iziniz olsun..."
Eylül Esintisi olarak
Çiçeği burnunda evlilere,
Ömür boyu mutluluklar dileriz...
(18.9.2021/Dalyan Club/Fenerbahçe/İstanbul)
1 adet yorum
Nazancım düğünümüzü okadar güzel gözlemleyip kaleme dökmüşsünki hergün okuyorum, tekrar dönüp okuyorum. İyiki varsın kalemine sağlık.❤️
Yorum Yazın