ZAMAN KOÇ İKEN...
360 derecelik sembolik Zodyak çemberinin ilk 0-30 derecelik diliminde Koç burcu yer alır. Güneş her yıl 20 veya 21 Martta Koç burcuna geçtiğinde ilkbahar ılımı (Vernal Equinos) yaşanır ve takvimsel olarak ilkbahar mevsimi başlar.Koç, ilk burç olduğundan Zodyak çarkı onun enerjisiyle dönmeye başlar.Yaşam gücü- Can (Menos) gökyüzünden yeryüzüne dalgalar halinde yayılmaya başlar. Doğa ve tekmil canlılar dirilir, hayat bulur.
Koç burcu enerjisi en temelde varoluşu simgeler. Oysa ki var olmak sadece bir başlangıçtır. Esas mesele var oluşu koruma, sürdürme ve getirileriyle başa çıkabilmektir. Bunun bedeli büyük bir gerilimdir ve yaşam boyu her canlıya eşlik edecektir. Koç burcu ilkleri ve başlangıçları temsil ettiğinden mazisi yoktur, arka-planı boştur. O hayatı deneme-yanılma yoluyla öğrenir. Her şeye bodoslama dalması, kafa-göz patlatması, yara-bere ve kan-revan içinde kalması bu yüzdendir. O acil durumlar için yaratıldığından tez canlıdır. Durup beklemeye, dinlemeye, anlamaya sabrı yoktur. Düşe-kalka, burnun doğrultusunda gitmesi ve hep kendi bildiğini okuması bu yüzdendir. Kendi başına gelenlerden kolayına ders almadığı gibi başkalarının tecrübelerine de metelik vermez. Başının beladan hiç kurtulmaması bu yüzdendir. Herkese kafa tutan, meydan okuyan gözü kara bir yanı, dillere destan öfkesi ve kaba kas gücü olsa da o aslında bir çocuk kadar saf ve temiz yüreklidir. Koç burcunun yönetici gezegeni Mars güdüleyici, eyleme geçirici eril bir enerjidir. Olumlu açılarda kişiye bedensel dayanıklılık, kas gücü ve hayatta kalma içgüdüsü verir. Olumsuz açılarda ise saldırgan ve öfkeli enerjisi tahripkar etkilere yol açar.
Koç burcu Zodyak' daki konumu gereği hep en önde giden, hep başı çeken, arkasına dönüp ( arkası yok ki neye baksın!) ne olup bittiğine bakmayan ve yaşadıklarından hiç ders almayan özellikler sergiler. Bin defa yere düşse de pes etmeyip ayağa kalkan, "ben daha ölmedim- sıradaki gelsin bakalım" diye meydan okuyup, kafa tutan, müdanasız bir yapıdır. Aynı zamanda hile-hurda, yalan-dolan nedir bilmeyen, lafını esirgemeyen, dobra ve dürüst bir yaradılışa sahiptir. Sık sık öfke nöbetlerine tutulan, "bir pire için bir yorgan yakan", fevri ve aşırı tepkiseldir. O bir kaya kadar sert, hırçın ve hoyrattır. Çakmak çakmak gözleriyle, gözlerinizin ta içine bakıp, elinizi var gücüyle sıkan ve asla sizi arkadan hançerlemeyecek, bilakis alnınızın ortasından vuracak kadar da gözü karadır.
Koç burcu enerjisini doğru okuyabilmek için Zodyakdaki başlangıç noktasını referans almakta yarar vardır. Evveli olmayan, ilk arketip örneği olan Koç tıpkı yeni doğan bir bebek gibidir. Nasıl ki hiç bilmediği bir aleme ilk kez gözlerini açan yeni doğmuş bir bebek sadece kendi varlığının farkındaysa, ben merkezliyse ve geriye kalanların topyekun onun etrafında dönmesini bekliyorsa, işte Koç cephesinde de durum aynen böyledir. Bencildir, sabırsızdır, içgüdüseldir, talepkardır. İstekleri anında karşılanmazsa ağlar,tepinir, huysuzluk eder. Ortalığı birbirine katsa da ona kızamazsınız çünkü o henüz bakıma muhtaç aciz bir bebektir. Ama bebek büyütenler çok iyi bilirler ki o aciz bebek aynı zamanda herkesi emrine amade eden, sinir bozucu derecede güçlü ve çekici bir yaratıktır. Aciz ve kudretli olma ikilemi bebeğin doğasında vardır. Bütün mesele bu ikilem, hiç el değmeden yetişkinliğe taşındığında ortaya çıkar. Çünkü karşınızda yaşını-başını almış olsa da aslında büyümemiş bir çocuk vardır. Tipik bir Peter Pan vakası...
Peter: Beni okula gönderecek misin?
Mrs.Darling: (hevesle) Evet.
Peter: Peki ya sonra bir ofise?
Mrs.Darling: Sanırım Evet.
Peter: Sonra adam mı olacağım?
Mrs.Darling: Çok kısa süre sonra.
Peter:(tutkuyla) Okula gitmek ve ciddi şeyler öğrenmek istemiyorum. Kimse beni yakalayıp adam yapamayacak bayan. Ben her zaman küçük bir çocuk olarak kalmak ve eğlenmek istiyorum (*)
(*) Dr.Dan Kiley- Peter Pan Sendromu.
Yorum Yazın